Maker Rehberi

Çalışma Alanları

Soru, nereye proje üretir ise cevap;
Yapılı çevre elemanlarının halihazırda dokunmuş olduğu yerlere proje üretir. Önceliği kalıp kodlara göre çoklanmış, yersiz mekanlardır.
Soru, proje esnasında nasıl mekanları kullanır ise cevap; ortak çalışma alanları, işlik atölyeler, sokağın ta kendisi.

Kullandığı manuel ve dijital mecralar/aletler

Ürün tasarımında; 3d ve 2d modelleme ve görsel üretme programları, analog çizim gereçleri, teknolojik ve/veya yeniden işlevlendirilebilir-atıl malzemeler, çeşitli atölye el aletleri ve tezgahları.
Proje yürütümünde; online,ortak proje takip yazılımları, ortak çalışma mekanları..
Prototip oluşturmada; çeşitli atölye el aletleri ve tezgahları, teknolojik  ve/veya yeniden işlevlendirilebilir-atıl malzemeler, organik malzemeler, materyal analiz destekçisi laboratuvarlar, ortak çalışma mekanları, kamusal alanlar.

Tanıtıcı metin

-trak bir inisiyatif, bir kolektif; resmi dünyanın gereksinimlerince oluşmuş tasarım ve mimarlık firması.
-trak adı altında gerçekleştirdiğimiz yapma pratiklerimizden bahsederken, ne biz katkıcıların çoğunun mesleki formasyonu olan “mimar”lığı, ne de yeni dünyanın adlandırdığı gibi “maker” titrini ismimizin başına getirmiyoruz/getirmeye de gerek var mı bilmiyoruz.  Lakin bu kültürlerin/pratiklerin ikisinden de beslenip etkileşime açık mekanlar/birimler/nesneler tasarladığımızı ve ürettiğimizi biliyoruz.
2011’den beri dolu dolu geçirdiğimiz yedi seneye baktığımızda -projelerin ölçeğinin tercihimiz doğrultusunda “küçük” olmasının da yardımıyla- 100’ün üzerinde tamamladığımız projemiz olduğunu görüyoruz. Her biri hakkında, projenin önümüze geldiği ilk günün heyecanıyla bahsedebileceğimiz, tekrar tekrar değerlendirilmeye açabileceğimiz işler birikmiş.
Bu yüz projenin kiminde kendimizi, kullanılagelinen malzemeyi sorgularken, kimisindeyse kullanıcının sahiplenme senaryolarını sorgularken bulduk. Değişken kat sayısının çokluğunda, çıktıların benzeşmezliği doğal sonuçtu. Geriye dönüp projelerin karakterlerini çıkardığımızda ortak bir metodolojiye hakim olduklarını, -trak olarak ortak düsturlarla hareket ettiğimizi, manifestosunu gözettiğimiz üretim prensipleri dizisi oluşturduğumuzu gördük.  
Projelerin ortaklandıkları karakterlere baktığımızda -trak;
*  Fiziki bir üretimden öte, sistemler tasarlıyor. Hikayeleri ile, döngüsel senaryoları ile… Malzemesinin geldiği yer, üretimi esnasında harcattığı zaman, depolanabilme getirileri, bir kurulum kılavuzu ile desteklenen tekrar kullanma senaryoları, kullanıcısına diktatif olmak yerine tüm kullanım olasılıkları bittiğinde ayrışabilme katsayısı… Bu karakter, Babylon Sound Garden sahnelerinde, Citylink festivaline giden Urban Matter Hub’da, Buğday Derneği’nin Kent Bahçesi atölyelerinde gerçekleştirdiğimiz projelerimizde öne çıkıyor.
**Mobil, modüler ve geçici elemanlardan kullanan ve tekdüzeleşen senaryolara mevcudu sorgulatan tasarımlara eğiliyor .  That Magazine mobil rafları, Redbull frameworkleri, Bomontiada making space geçici sahnesi, Redbull Warm-up sahnelerinde vb. bu özellik okunabilmekte.
***Hızla değişen kültürü ani ivmelere sebep olacak geriye çekme hamlelerinde bulunmadan, kullanıcının rutinine uyarak düzenler ve yavaşlatmayı hedeflerler. Gastronomika kurutma heybeleri, home gardening projeleri, mutual yaşam kitleri, ergonomi “hack”ler kent mobilyaları ya da kullanıcısına mekanı sahiplendirme girişimli Boğada projesinde olduğu gibi.
Yeni dünya bize istediği hitapla seslenebilir. İsmimiz her ne ise biz, ortamın kendi aşırısına kaçtığı noktaları dengelemek için doğduğumuzu düşünmekteyiz. Onarıma neyin ihtiyacı olduğunu anlamaya yönelik sorgulayıcı,ve onarıcıyız. Neoliberal üretim çıktılarına, pahada ulaşamayacağını bildiğimiz üretim tekniklerimizin, üretim konjonktürünce ana yöntem olarak benimseneceğini düşünmüyoruz. Ve fakat birgün tüm sistemlerin çökeceği distopyaya varılırsa hayatta kalma kaslarımızın kuvvetli olacağını sanarak da biraz pozitifiz.

Yorum bırak.

Your email address will not be published.